Tel Aviv Üniversitesi’ndeki araştırmacılar, bitkileri akustik bir kutuya koyarak, olumsuz şartlarda ses çıkarıp çıkarmayacağını görmek için bir çalışma gerçekleştirdiler.
Bitkilerin gövdelerini kesip, günlerce sulamayan araştırmacılar, çıkabilecek sesi tespit edebilmek için ultrasonik mikrofonları bitkilerden yaklaşık 10 santimetre uzağa yerleştirdi. Nezaret altında tutulan domates ve tütün bitkilerinin yanı sıra buğday, mısır, kaktüs ve henbitten çıkan sesler mikrofonda kaydedildi.
Çalışmanın başyazarı ve Wise Hayat Bilimleri Fakültesi Bitki Bilimleri ve Besin Güvenliği Okulu’ndan Profesör Lilach Hadany, “Kayıtlarımız, deneyimizdeki bitkilerin 40-80 kilohertz frekanslarında sesler yaydığını gösterdi. Gerilim altında olmayan bitkiler ortalama olarak saatte birden az ses çıkarırken, gerilim altındaki bitkiler – hem susuz kalmış hem de yaralanmış – her saat ses çıkardı” dedi.
Çalışmada, bitkilerden çıkan seslerin ve “patlamış mısır” sesini hatırlattığı kaydedildi. Ayrıyeten, seslerin “insanların birbirleriyle konuştukları ses düzeyinde yayıldığı” belirtildi.
“BAZI HAYVANLAR SESİ DUYABİLİYOR”
Araştırmacılar, “yarasa, fare ve böcek üzere hayvanların bitkilerden çıkan sesleri duyabildiğini, bu sesleri kendi çıkarları için kullanabildiğini” ileri sürdü.
Hadany, “Bitkilerin ne vakit sulanması gerektiğini yetiştiricilere söyleyen sensörler üzere hakikat araçlar verildiğinde insanların da bu sesleri kullanabileceğine inanıyoruz. Görünüşe nazaran, cennet üzere bir çiçek tarlası epey gürültülü bir yer olabilir. Yalnızca biz bu sesleri duyamıyoruz” diye konuştu.