CHP önderi ve Millet İttifakı’nın cumhurbaşkanı adayı Kemal Kılıçdaroğlu, Millet İttifakı’nın iktidara gelmesi durumunda dört ayaklı bir strateji izleyeceklerini söyledi. Kılıçdaroğlu stratejisini demokrasi, üretim, toplumsal devlet ve sürdürülebilirlik bahisleri üzerinden özetledi.
İzmir’de Ahmed Adnan Saygun Sanat Merkezi’nde geleceği inşa etmeye çağıran İkinci Yüzyılın İktisat Kongresi’nin 5. günüde Kemal Kılıçdaroğlu, DEVA Partisi başkanı Ali Babacan, Demokrat Parti başkanı Gültekin Uysal, Gelecek Partisi başkanı Ahmet Davutoğlu, Saadet Partisi başkanı Temel Karamollaoğlu ve DÜZGÜN Parti Genel Lider Yardımcısı Ümit Özlale katıldı. Açılış konuşmasını yapan İzmir Büyükşehir Belediye Lideri Tunç Soyer, “Artık çok yeterli biliyoruz. Bir şey değişecek, her şey değişecek” dedi.
Kılıçdaroğlu stratejinin birinci ayağının demokrasi olduğunu vurgulayarak “Siyaset kurumu kesinlikle halkına hesap vermeli. Ulusal vergi kurulu kuracağız. Vergilerin nereye harcandığını her yıl kurul rapora bağlayacak ve Resmi Gazete’de yayımlanacak. Siyasi etik kanunun çıkaracağız diye 6 önder olark imza attık. TBMM’de bir de kesin hesap komitesi kuracağız. Lideri da ana muhalefet partisinden olacak. Sayıştay’ın raporları asla makaslanmayacak” dedi.
“ÜNİVERSİTELER ÖZGÜR OLACAK”
İkinci ayağın üretim olduğunu söz eden Kılıçdaroğlu, “Hedefimiz, üreten Türkiye. Endüstriden tarıma, kültürden başlayarak hayatın her alanında üreten bir Türkiye olmalı. Üniversitelerde her türlü fikir özgürce tartışılacak. Kimse farklı düşündü diye üniversitelerden atılmayacak” ifadelerini kullandı.
Üçüncü ayağın toplumsal devlet olduğunu açıklayan Kılıçdaroğlu, “Güçlü bir toplumsal devlet inşa edemezseniz, istediğiniz kadar üret fakat hakça bölüşemezseniz orada huzur olamaz” diye konuştu. Son olarak “sürdürülebilirlik” diyen Kılıçdaroğlu kelamlarını şöyle sürdürdü: “Sürdürülebilirliğin temel anahtarlarından biri eğitimdir. Eğitim sisteminde de esaslı değişiklikler yapacağız.”
BABACAN’DAN ÖNERİ
Babacan da Kılıçdaroğlu’na seslenerek şöyle konuştu: “Sayın Cumhurbaşkanımıza, yemin merasiminden sonra yapacağı birinci konuşmada ‘Ey basın mensuplarımız, muharrirlerimiz, düşünürlerimiz, derin bir nefes alın, artık özgürsünüz’ demesini önereceğim. Gençlerin kaçmak istediği değil, yaşamak istediği Türkiye’yi hedefliyoruz.” Maliye Bakanı Nurettin Nebati’ye “epistemolojik kopuş” göndermesi de yapan Babacan şöyle konuştu: “Konu iktisat olunca anlaşılması güç sözler havada uçuşuyor. Krizleri süratli çözecek grup burada.”
Uysal ise Kılıçdaroğlu’na, “Yarınki Türkiye’nin cumhurbaşkanı” diye seslendiği konuşmasında “Özgür beşerlerle Türkiye’yi yarınlara taşıyacağız. Yükselen umudu büyütmek zorundayız” dedi.
‘SATHI SİYASET VAR’
Davutoğlu da “14 Mayıs’a kadar çizgisi siyaset yoktur sathı siyaset vardır” dedi. Davutoğlu şunları söyledi: “Ekonomiyi temizlemek istiyorsak şu anda yaşayan bütün cumhurbaşkanı, başbakanlar ve ilgili bakanların tümü mal varlığı beyanında bulunmalıdır.”
Karamollaoğlu da “Devlet adalet üzerine inşaa edilir. Şu an Türkiye’de yapılması gereken en kıymetli husus uçak üretimidir. Şu an havanda su dövüyoruz” dedi. Özlale de konuşmasında “Yeni bir devlet anlayışı inşa edeceğiz” sözünü kullandı.
COŞKUYLA KARŞILANDI
Kılıçdaroğlu tarifeli uçakla İzmir’e geldi. Uçakta vatandaşların fotoğraf çekilme taleplerini kırmayan Kılıçdaroğlu’nu havalimanında İzmir Büyükşehir Belediye Lideri Tunç Soyer karşıladı. Kılıçdaroğlu, İzmir’de büyük bir kalabalık tarafından coşkuyla karşılandı. Küçük bir kızın elindeki pankart ise dikkat çekti. Pankartta, “Kemal Dede seni çok seviyorum” yazdığı görüldü. CHP Gençlik Kolları’nın açtığı pankartta da “Hepimiz Kemal’iz, hepimiz adayız” kelamları kullanıldı.
