İç Hastalıkları (Dâhiliye) Uzmanı Doç. Dr. Mehmet Sami İslamoğlu, Ramazan ayını sağlıklı geçirilmesi için dikkat edilmesi gerekenler hakkında ikazlarda bulundu.
Ramazan ayında yılın öbür aylarından farklı olarak 3 yahut daha fazla olabilen öğün sayısının 2’ye düşmesi nedeniyle güç alımı ve besin alımının çoklukla azaldığını işaret eden Doç. Dr. İslamoğlu, “Yeterli enerjiyi sağlayabilen üç besin kümesinden karbonhidrat, yağ ve protein tüketiminin istikrarlı formda olması tercih edilmelidir. Metabolizmanın yavaşlaması ve güç tüketiminin yılın başka ayları ile misal olması nedeniyle çok güç veren besinler ve içeceklerden kaçınılmalıdır” halinde konuştu.
YETERLİ VE KALİTELİ UYKU ÖNEMLİ
Ramazan ayında uyku sistemin kıymetine değinen Doç. Dr. İslamoğlu, “Uyku eksikliği arttığında şahısta ruh hali değişimleri, halsizlik hissi ve genel yorgunluk hali ortaya çıktığı için kâfi ve kaliteli uyku Ramazan ayında büyük kıymet kazanmaktadır. Uykusuzluğa bağlı olumsuz tesirlerin önüne geçilebilmek için kâfi gün ışığı maruziyeti, öğünlerin düzenlenmesi ve uyku uyanıklık istikrarının sağlanması gerekmektedir” sözlerini kullandı.
İFTARDA BESİNLERİ SÜRATLİ TÜKETMEYİN
İftar ve sahur beslenmesinde genel olarak çok karbonhidrat ve yağ tüketiminden kaçınılması gerektiğini vurgulayan Doç. Dr. İslamoğlu, “İftarda süratli ve kısa müddette fazla besin tüketmek yerine beslenme vakte yayılmalı ve her tıp besin kümesinin içerdiği minerallerden ve vitaminlerden mahrum kalmamak için kâfi beslenme sağlanmalıdır. Sıvı tüketimi ihmal edilmemeli, su alımı vakte yayılmalıdır” diye konuştu.
DİYABET HASTALIĞI OLANLAR ORUÇ TUTMAMALI
Hangi bireylerin oruç tutabileceğine dikkat çeken Doç. Dr. İslamoğlu, şunları söyledi:
“Hipoglisemi atağı geçiren, insülin kullanan, Tip 1 diyabet hastalığı olanlar, diyabet müddeti uzun olanlar, kan şekeri denetimsiz olan diyabet hastaları, gebeler ve emziren bayanlar oruç tutmamalıdır. Tiroit bezi rahatsızlığı nedeniyle ilaç kullanımı olanlar, iskemik kalp hastalığı, böbrek yetmezliği, hipertansiyon ve hiperlipidemi (kolesterol yüksekliği) üzere denetim altında stabil seyreden kronik hastalığı olan ve oruç tutmak isteyen hastalar tabiplerinin teklifine nazaran hareket etmelidirler.”
SAHUR SONRASINDA MAKUL BİR MÜHLET AYAKTA KALIN
Sahurdan çabucak sonra yatılmasının gerçek olmadığını lisana getiren Doç. Dr. İslamoğlu, “Sahur yemeğinden çabucak sonra yatılmaması ve belli bir mühlet ayakta kalınarak fizikî aktivite yapılması değerlidir. Sahurda sonra çabucak yatılması durumunda reflü semptomlarının artması, gaz ve şişkinlik oluşumu gözlenebilmektedir” açıklamasında bulundu.
TOK TUTAN GIDALAR
Tok tutan ve susuzluğu azaltan besinleri söyleyen Doç. Dr. İslamoğlu, “Sıvı olarak su tüketimi kış aylarında 1.5-2 litre yaz aylarında 2-2,5 litre olarak önerilmektedir. Proteini bol doğal mesken imali kalsiyum ve mineralleri içeren yoğurt, yumurta, salatalık, domates üzere besinlerin tüketimi hem susuzluk hissini azaltması hem de tok tutması açısından önemlidir” dedi.
İFTAR SONRASI YÜRÜYÜŞ YAPILABİLİR
Vücut sıvı istikrarı, sistemli uyku mühleti ve günlük güç alımının kâfi oranda sağlandığı sürece Ramazan ayında idman performansının etkilenmediğini tabir eden Doç. Dr. İslamoğlu, “Açlığın kardiyak rehabilitasyon ve aerobik antrenman üzerine olumsuz tesirlerinin olmadığı gösterilmiştir. İftar sonrası ağır spor ve efor gerektiren sporlar yerine, yürüyüş ve fizikî aktivite yapılması daha uygundur” formunda konuştu.
KARBONHİDRAT VE YAĞLI BESİNLER TÜKETİLMEZSE KİLO KAYBI OLABİLİR
Kişisel beslenme tertibi oluşturulması gerektiğini belirten Doç. Dr. İslamoğlu, şu bilgileri paylaştı:
“Ramazan ayında öğün sayısının azalması sonucunda çok karbonhidrat ve yağ tüketiminin olmaması durumunda minimum 1-2 kg kadar kilo kaybı ve beden kitle indeksinde düşüş olmaktadır. Ramazan ayında şahsî ömür şekli değişimleri baz alınarak şahsî beslenme tertibi oluşturulmalıdır.”
AŞIRI KARBONHİDRAT VE YAĞ TÜKETİMİNDEN UZAK DURULMALI
Hangi davranışların Ramazan’da sıhhat problemlerine ve kilo alımına neden olabileceğinden bahseden Doç. Dr. İslamoğlu, “Aşırı karbonhidrat ve yağ tüketimi, uyku nizamının sağlanamaması, hareketsizlik, çok efor gerektiren sporların yapılması ve sigara üzere alışkanlıkların azaltılmaması Ramazan ayında sıhhat sıkıntılarına neden olabilmektedir” diyerek kelamlarını noktaladı.
